2 Kasım 2011 Çarşamba
kahvenin dilini yakması ne kadar boktan
mevsimlerimi bir dalga yaza dönüştür
zaman hep kısıtlı
özlemek çok boktan değil mi lan
ilaca başladım. tadı ağızda kalmasa iyi.
kadını hatırlıyon mu lan.
az sonra
mutluluktan ölcez
söz veriyorum her şey çok güzel olucak
gel benimle buralardan uzaklara
bilinmez duraklara
sınavlar acımasız
yağmuru özledim
seni. zaten.
adaya gidelim. bisiklet sürmeye.
duruyorum
uçuyosun
bir dahakinde görüşmek üzre.
mevsimlerimi bir dalga yaza dönüştür
zaman hep kısıtlı
özlemek çok boktan değil mi lan
ilaca başladım. tadı ağızda kalmasa iyi.
kadını hatırlıyon mu lan.
az sonra
mutluluktan ölcez
söz veriyorum her şey çok güzel olucak
gel benimle buralardan uzaklara
bilinmez duraklara
sınavlar acımasız
yağmuru özledim
seni. zaten.
adaya gidelim. bisiklet sürmeye.
duruyorum
uçuyosun
bir dahakinde görüşmek üzre.
17 Eylül 2011 Cumartesi
4 Eylül 2011 Pazar
8 Haziran 2011 Çarşamba
6 Haziran 2011 Pazartesi
Yerim. Ama bi düşün. Çarşaf, yastık kılıfı falan götürüyosun. Bi süre sonra kedi alıcaksın. Kendi yemek takımların olucak. Kendi süpürgen. Ağladığın gecelerde annen görüp de üzülmesin diye sessiz ağlamnayıp bağırarak ağlıcaksın. Şarap içmekten sızıp kalıcaksın. Yüksek sesle müzik dinleyerek.
Bunların hepsini yaparken beraber olsak yta. Sabaha kadar istediğimizi istediğimiz şekilde yapsak. Uyumasak. Konuşsak hep,hep. Ev işi yapmak bile güzel. Tamamen kendimize ait bi' hayat. Sorumluluklarımız var. Ama aslında yok. Telfonda kısık sesle konuşmak gerekmez. Uyuyamadığımda seni uyandırırım yalnız. Kahve. Uyumayız. Anlatırım, anlatırsın. Hatta yapmak zorunda olduğumuz tek şey istediklerimiz. Lütfen.
4 Haziran 2011 Cumartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)